Mutluluğun en saf haliyle yaşandığı bayramlar vardı hani…
Bayram sabahı bayram namazından dönüp ailecek yaptığımız kahvaltı,
El öpmeye giderken giydiğimiz yeni ama pek de rahat olmayan bayramlıklar,
Minik ellerimize dökülüp sonra kafamıza da ‘şaka olsun’ diye boca edilen limon kolonyaları,
Kapı kapı gezip şeker toplarken yarıştığımız çocukluk arkadaşlarımız,
Anneannelerimizin ceplerimize gizlice koyduğu o küçük harçlıklar,
Kurban kesimi ve kesilen kurbanın ihtiyaç sahiplerine dağıtılması,
Bayram sabahının telaşı, kahkahası, kokusu…
Zorla yedirilen ikramlıklar,
Israrla “Bir lokma daha al, sen küçüksün” diyen o tatlı büyüklerimiz…
Bir mendil, bir şeker, bir gülümseme yetiyordu mutlu olmaya.
O zamanlar bayram başkaydı…
Şimdi ise o anılarla daha da kıymetli.
Eski bayramların sıcaklığı yüreğimizde,
Yeni bayramların umudu gözlerimizde olsun.
Bayramın mübarek olsun.
Sevdiklerinle birlikte nice güzel bayramlara… 🤍
Halime Önen / AVRUPAPRESS