BASIN AÇIKLAMASI
Değerli Basın Mensupları ve Kamuoyunun Dikkatine,
Cumhuriyetimizin 101. yılını büyük bir coşku ile kutladığımız bu günlerde, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ülkemizdeki demokrasiye ve hukuk sistemine yönelik endişe verici bir sürecin başladığını üzülerek bildiriyoruz. Türkiye’nin en büyük ilçesi ve İstanbul seçimlerinde kilit bir rol oynayan Esenyurt’un Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, hukuk dışı ve siyasi bir kararia gözaltına alınmış ve ardından tutuklanmıştır. Bu durum, Atatürk’ün « Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir! » sözüyle temelini bulmuş Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin altına dinamit yerleştirme girişimidir.
Demokratik Iradeye Müdahale: Esenyurt’tan Başlayan Bir Siyasi Komplo
31 Mart 2024 yerel seçimlerinde halkımızın teveccühü ile birinci parti olan Cumhuriyet Halk Partisi, iktidarın tam 22 yıl sonra ilk kez ikinci sıraya gerilemesine neden olmuştur. Ancak bu siyasi başarıyı hazmedemeyen iktidar sahipleri, 2019’da başlayan yerel yönetim başarılarımızın ardından CHP’nin iktidara doğru yükselişini engellemek amacıyla hukuk dışı yöntemlere başvurmaktadır. Ülkemizde iktidarı kaybetme korkusuyla demokrasinin altını oyma çabasına girenler, Cumhuriyet değerlerini yok sayarak halkın iradesine darbe yapmayı seçmiştir. Bu anti-demokratik hamlelerin bir diğer motivasyonu da, CHP yönetimindeki belediyeleri yeniden kontrol altına alarak geçmişte ellerinde bulundurdukları ekonomik rantı tekrar ele geçirme arzusudur.
« Kırılan Kapı Halkın Kapısıdır, Hakkın Kapısıdır. »
Belediye başkanımız Ahmet Özer, yargılama süreci başlamadan sabahın erken saatlerinde, suçlu gibi bir şafak baskınıyla gözaltına alınmıştır. Üstelik belediyemizin kapıları kırılarak ve henüz yargı süreci başlamadan asılsız suçlamalar kamuoyuna servis edilerek, adeta suçluymuş gibi yansıtılmıştır. Halkın yüzde 49,4 oy oranıyla seçtiği, ülkesine yıllarca hizmet vermiş bir bilim insanının, hukuka aykırı bir şekilde ve adeta yargı kararı olmaksızın haksız muameleye tabi tutulması, Esenyurt halkının iradesine el koyma girişimidir
Gözaltı sürecinde sergilenen hukuk dışı uygulamalar, iktidarın yargıyı siyasallaştırarak Cumhuriyetin temel değerlerini yok saydığının açık bir göstergesidir. Esenyurt Belediye Başkanlığına ise bir gecede vali yardımcılığına yükseltilip kayyım olarak atanan kişi, hukuku siyasetin bir aracı haline getiren davalarda başrolde olan Istanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek olmuştur.
« Bu Süreç Türkiye’ye Yeni Bir Adalet Krizi Yaşatacaktır »
Başkanımızın hukuksuz bir şekilde cezaevine konulmasının hemen ardından Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine de kayyım atanmıştır. Yaşananlar, yargı eliyle siyaseti dizayn etme, demokratik iradeyi gasp etme ve halkın iradesine darbe girişimidir. Bilinmelidir ki, halkımız yerel seçimlerde gösterdiği kararlılıkla değişim sürecini başlatmıştır. Bu noktada iktidara düşen, milletin iradesine saygı göstermektir. Demokrasiye olan bağlılığımızdan asla vazgeçmeyeceğiz ve hukuksuzluklaria mücadelede kararlıyız.
Cumhuriyet Halk Partisi Yurtdışı Birlikleri Olarak Dayanışma İçindeyiz
Cumhuriyet Halk Partisi Yurtdışı Birlikleri olarak, partimizin bu oyunlann hiçbir parçası olmayacağına, hiçbir kumpasa boyun eğmeyeceğine ve adaletin ve demokrasinin bekçisi olarak halkın iradesini koruyacağına olan inancımızla, bu hukuksuzluğa karşı sesimizi yükseltmeye ve partimizie dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz.
« SARAY YÖNETİMİ, SEÇİMLE KAZANAMADIĞI BELEDİYELERİ KAYYIM ATAYARAK ALMA PEŞİNDE
Tüm halkımızı ve demokratik örgütleri dayanışmaya ve ortak mücadeleye davet ediyoruz. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!
CHP BELCIKA BIRLIGI BASKANI
Derya Bulduk / AVRUPAPRESS
News
