Her 1 dakikada ortalama 16 kez soluk alıp vermekteyiz. Günde 23 binden fazla ediyor. Müthiş bir sayı. Üstelik çoğunlukla bunun farkında değiliz. Koşma, merdiven çıkma gibi aktivitelerde nefes alıp verme hızımız arttığında hatırlıyoruz belki de. Bazı zamanlarda da başkalarının nefesini fark ederiz. Yarattığı koku ile.
Açıkçası koku olduğunda bir anda uzaklaşma da oluyor. Hem başkaları uzak duruyor, hem de koku yayan kişinin kendini geri çekmesi ve özgüven sorunu yaşaması söz konusu olabiliyor.
Bu sorununu aşmak isteyenler gün içerisinde sakız, gargara, karanfil gibi ferahlatıcı ürünlerden kullanmaktalar. Bu geçici destekler yerine, ağzın ve nefesin kötü kokmasını ortadan kaldırmak için en ideali, evvela nedenini araştırmak olmalıdır. Sorunun kaynağını bilmeden çözüm üretemez, sadece halının altına süpürmüş oluruz.
« Ağız kokusunu kozmetik bir sorun yerine tibbi bir sorun olarak görmeliyiz »
Soğan, sarımsak gibi, yediğimizde kendi aromasını yayan gıdaların ya da tütün ürünlerinin dışındaki diğer kötü kokudan bahsediyoruz. Öncelikle şunu bilmelisiniz ki, kötü koku varsa ortamda bakteri vardır. Nefesin geçtiği herhangi bir yerde bir üretime işaret eder.
O nedenle ilk yapılacak olan hekime başvurarak, ağız içi, burun içi, geniz, soluk borusu, akciğer, mide gibi nefese etki eden bölümlerin kontrolünü sağlamaktır. Varsa bir sorun tedaviniz zaten başlatılır.
Diğer önlemler ise sizin elinizde:
Her sabah uyanınca, dil yüzeyini sıyırıp tükürmek, ardından diş fırçalamak
Her gece yatmadan önce dişleri fırçalamak, dişi ipi ile araları temizlemek.
Ağrınız olmasa da, yılda bir diş hekimine başvurmak
Gün içerisinde mide asidini ve reflüyü artıracak gıdalardan uzak durmak
Ağız içi yaralanı, geniz akıntısı ve balgamı artırdığı için tütün ürünlerini tamamen
hayatınızdan çıkarmak
Aromatik besinleri tükettikten sonra gargara yapmak, ferahlatıcı sakızlar kullanmak
Reflüyü ve kilo sorunlarını artırdığı için asitli yiyecek ve içeceklerden uzak durmak
Yeterince su içip içmediğinizi takip etmek
Bu listedekiler arasında « yapamam » dedikleriniz varsa, yazımın başına geri dönün ve sağlık ve özgüven gerekliliğinizi hatırlayın. Bunu kendiniz için yapıyorsunuz. Siz buna değersiniz. Kişisel bakımınızı önemseyin. Nefesinizi tazeleyin.
Dr GULBARAN MERAL / AVRUPAPRESS
News
