Bir ülkeye vizesiz gidebilmek özgürlüktür, güvendir, aynı zamanda sorumluluktur. Karadağ’la yaşanan son gelişmeler, bu gerçeği bir kez daha hatırlattı.
Bir ülkeye vizesiz gidebilmek, özgürlüğün ve karşılıklı güvenin bir simgesidir. Türkiye ile Karadağ arasındaki vizesiz seyahat uygulaması da bu güvenin güzel bir örneğiydi. Ancak geçtiğimiz günlerde yaşanan üzücü bir olay, bu dengeli ilişkinin ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gösterdi.
Podgorica’da yaşanan bıçaklı kavganın ardından bazı çevrelerde Türk vatandaşlarına yönelik olumsuz tepkiler oluştu. Fakat kısa süre içinde ortaya çıkan kamera kayıtları, olayda Türk vatandaşlarının suçsuz olduğunu gösterdi. Yani ilk anda yayılan iddialar asılsızdı, haksız bir suçlama yapılmıştı.
Birkaç dakikalık bir şiddet anı ve ardından gelen yanlış anlamalar, yıllardır emekle kurulan vizesiz seyahat hakkını gölgeledi. Elbette kimse şiddeti savunamaz; ancak birkaç kişinin davranışı ya da asılsız bir iddia üzerinden tüm Türk vatandaşlarını “riskli” görmek, hem haksız hem de adaletsiz bir yaklaşım olur.
Karadağ’ın vizesiz seyahati geçici olarak askıya alması sadece bir bürokratik karar değil; aslında hepimize bir hatırlatma. Her yolculuk sadece bir pasaportla yapılmaz. Gittiğimiz ülkenin kurallarına, kültürüne ve insanlarına gösterdiğimiz saygı da o yolculuğun önemli bir parçasıdır.
Kendi ülkemizde şiddete karşı durmak nasıl görevimizse, yurt dışında da aynı sorumluluğu taşımamız gerekir. Çünkü vizesiz seyahat bir ayrıcalıktır; bu ayrıcalığın devamı da karşılıklı güven ve saygıya bağlıdır. Gittiğimiz ülkede hem kendimizi hem ülkemizi temsil ederiz. Kurallara uymak, sadece bize değil, arkamızdaki milyonlarca insana da saygı göstermek demektir.
Karadağ hükümeti kararın geçici olduğunu ve diplomatik yollarla çözüm arayışında olduklarını açıkladı. Biz de bu süreçte hem vatandaşlarımızın güvenliği için dikkatli olmalı hem de seyahatlerimizi her zamankinden daha bilinçli ve saygılı şekilde gerçekleştirmeliyiz.
Unutmayalım: Saygı, kurallara uyum ve sorumluluk bir ülkenin vatandaşı olarak taşıdığımız en önemli değerlerdir. Bu değerleri yaşattığımız sürece, vizesiz seyahat sadece bir hak değil; güven içinde paylaşılan bir dostluk göstergesi olmaya devam eder.
Biz bu değerlere sahip çıktıkça, vizesiz seyahat sadece bir hak değil; ülkeler arasında kurulan güven köprüsünün de sembolü olmaya devam edecek.
Halime Önen / AVRUPAPRESS
News
