en iyi bahis siteleri
1xbetbetpasmariobet
DOLAR 32,5721 0.27%
EURO 34,7934 -0.03%
ALTIN 2.488,090,16
BITCOIN 20508362,69%
Ankara
18°

AÇIK

04:46

İMSAK'A KALAN SÜRE

Adı Sakine! ……
130 okunma

Adı Sakine! ……

ABONE OL
janvier 1, 2020 21:36
Adı Sakine! ……
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Sene 1966! Bir yaz sabahı buğday tarlasının sıcacık kokusu geliyor içime ılık bir rüzgâr esintisi yavaşça geçiyor yanımdan. Hadi kızım dedi babam suyu getir daha çok işimiz var. Babamlara suyu verdikten sonra ben de buğday biçmeye girdim çalışanların yanına tek bildiğimiz iş buydu ekin ucu görünmeyen buğday tarlaları. Akşam olmuş güneş yavaşça batıyordu arka yoldan gidiyordum eve, annemler gelmeden yemeği ocağa koyacaktım. Karşımdan biri geliyordu hızlıca koşar adımlarla yanımdan geçiyordu anlamadım kim olduğunu ama daha önce hiç görmediğim biriydi uzun boylu sarı saçlı hoş ama çok hoş biriydi utandım yavaşça geçiyordum bende onun yanından kimdi bu anlamadığım daha önce yasamadığım bir garip duygu adına ne konur bilemiyorum. Akşamın hafif rüzgârı kalbimse yazın sıcağından daha sıcaktı tuhaf. Bir mutluluk sardı içimi ama yüreğim hızlı hızlı ve heyecanlı yüzüm kızarıyor. Eve gidip yemeği koydum ocağa ama aklımda buğday saçlı oğlan hiç çıkmıyordu kimdi bu, nereden gelmişti neden daha önce hiç görmedim adı neydi? Sonra kızaran yanaklarımı avcumun içine alıp ne oluyor sana dedim kendine kafayı mı yedin? Tuhaf duygular adlandıramadığım saçma düşünceler. Ertesi gün tekrar gittim tarlaya buğday saçlı oğlan babamın yanındaydı yanında da başka biri vardı, konuşuyorlardı. Öğlen yemeğini çalışanlara verdikten sonra eve git dedi annem, çok iş birikti onları bitir. Hiç gitmek istemiyordum, meraktan ölecek gibiydim kimdi bu? Babamdan bir isteğin var mı diye sormak için yanına gittim yok kızım dedi, akşama şöyle soğuk bir çorba yap yeter. Tam o anda babam seslendi Ali babanı alda gel dedi babam, şu ekinleri diğer tarafa geçirelim. Adı Ali’ydi çok mutluydum babamın yanında çalışmaya gelen işçilerden biri diye düşünmüştüm ama öyle değilmiş Ali karşı köydenmiş babamdan babasıyla ekin almaya gelmiş. çalışan değilmiş. Aradan iki hafta geçti tekrar aliyle karşılaştım bu sefer oda bana baktı çok mutluydum. Kendime bile anlatamadığım kadar çok. Ali her yerde bir türlü aklımdan çıkmıyordu. Aradan bir ay geçmişti Ali’yi hiç görmedim o güne kadar. Evimizin bahçesinin arka tarafına gelmişti , bana sende münasip görürsen seni istemeye göndereceğim ailemi dedi başımı öne eğdim çok utanmıştım sesim zor çıktı tamam peki dedim. Eve geçtim kalbim duruyordu heyecandan Ali’yi çok seviyordum anlatamadığım kadar çok. 3 gün sonra Ali’nin ailesinden haber geldi hafta sonu bize geleceklerdi annem daha erken dedi babama, babam önce gelsinler bakalım sonra düşünürüz dedi anneme. Ali’nin ailesi beni istemeye geldi annem gönüllü değil, babam biz size haber veririz düşünelim dedi. Babam köyde sevilen sayılan önde gelenlerden biriydi. Çok korktum beni vermeyecek miydi Ali’ye? Annem ve teyzem bana sordu daha on altı yaşındasın ne düşünüyorsun kızım, dedi. Hiç sesimi çıkartmayınca odadan çıktı annem. Teyzem tekrar sordu söyle Sakinem ne düşünüyorsun Ali’yi seviyorum onunla evlenmek istiyorum dedim. Peki teyzem sen bilirsin kuzum ama annen çok gönüllü değil. Ali’ nin ailesine haber saldılar beni istemeye geldiler babam verdi beni. Ali ile sözümüz oldu. Biraz zaman geçtikten sonra düğünümüz. Ali’ nin ailesi beni çok sevdi bende onları. Öz annemden babamdan hiç farkları yoktu. Ali ise beni mutlu etmek için elinden geleni yapıyordu. Çok mutluyduk kıskanılacak kadar çok. Aradan bir yıl geçti bir oğlumuz oldu. Hakan’ım gelmişti yuvamıza ilk göz ağrımız. Ali artık daha çok çalışıyordu elinden gelinin en iyisini yapıyordu. Aradan iki yıl geçti bir oğlumuz daha oldu adını Halit verdik kayın pederimin adı. Çok mutlu oldu kayın pederim bizde çok mutluyduk. Ailemiz büyüyordu. Babam bize büyük bir ekin tarlası verdi. Aileniz buyuyor burası sizin artık demişti. Durumumuz daha iyiydi Ali daha çok çalışıyordu. Bir sabah kapı sesiyle uyandık jandarma gelmişti. Ali’nin askerlik kağıdını verdiler on gün sonra teslim olacaksın birliğine dediler. Ali’m gidecekti tam iki yıl biz ne yapacaktık nasıl geçecekti bu yıllar. Son gündü Ali’yle sabaha kadar uyumadık. Oğullarına sarıldı doyamadık ben ağladıkça daha çok üzülüyordu. O üzülmesin diye hiç ağlamadım son saatler doyarcasına sarıldım eşime hayat arkadaşıma kalbimin yarısına. Aşağıya indik babasına karım çocuklarım sana emanetimdir dedi. Annemin ağlamaktan sesi çıkmıyordu. Doyasıya sarıldı oğluna. Alim Allah’a emanetsin dedi. Yolladık Ali’mi elinin kınasıyla çok uzaklara. Evimizi hüzün kaplamıştı. Alim yoktu artık. Babam yeter gelinim dedi eninde sonunda bitecek bu askerlik sabır artık. Normale dönmüştük. Aylar geçti Ali’mden mektuplar geliyordu bizde ona yazıyorduk. Tam dokuz ay sonra sürpriz yaptı bize on gün izni varmış evimizde bayram oldu. Yine eskisi gibi çok mutluyuz. Ali’mi tekrar yol ettik bu sefer daha garipti uzunca baktı gözlerime ben sana ne zaman doyacağım bilmiyorum dünyada olmasa ahirette doyarım belki dedi. Sıkı öyle sıkı sarıldı ki bana dün gibi hala içimde çok üzdü Ali’min bu sözleri. Sus dedim böyle söyleme kaldı on üç ayın. Ali’m gitti uzunca ağladım Hakan’ıma Halit’ime sarıldım sıkıca. Alışmıştım artık. Aradan dört ay geçti içimde ağır bir sancı hiç geçmiyor. Kalbim acı içinden Ali’m nasıldır ne yapıyor diye sürekli düşünüyorum. Sabah oldu soğuk bir sonbahar sabahı benim içim gibi soğuk ve esiyor rüzgâr yine hafif ılık. Ali’mi düşünüyorum otların kenarında. Uzaktan iki araba geliyor biri jandarma arabası diğerini anlamadım ne olduğunu. İçeriye babama seslendim. Babam çıktı dışarıya bana hiç bir şey sormadan diz çöktü. Eli yüzünde ne olduğunu anlamadım arabalar yaklaştı komutan arabadan indi babamın yanına eğildi vatan sağ olsun dedi. Yine anlamadım! Kalbim elimde vücudum titriyor dilim dönmüyor kulaklarım duymuyor, beynim uğulduyor, göz yaşım sel olmuş akıyor. Annemin Ali’m demesiyle sarsıldım. Anladım Ali’m gitmiş Ali’m beni bırakmış. Bütün köy ağlıyor ağıt sesleri geliyor. Ne oldu Ali’me, canıma askere yolladığım, elimle eline kına yaktığım, doyamadığım. Ne oldu Ali’me yavaşça yürüdüm Ali’min naaşının yanına. Naaşını askerler masanın üzerine koydular boylu boyunca yiğidim. Hiç konuşmuyor gülmüyor bana. Ali’m beni de al beni de Ali’m beni de! Anlatamam yaşadıklarımı Anlatamam hissettiklerimi. Şehit Ali’m, canım, iki evladımım babası, doyamadığım dediğin. Giderken helallik aldığın içine mi doğdu Ali’m? Ali’ mi büyük bir törenle defnettik. Tam altı ay her gün mezarına gittim her gün ve hala yıllar geçmesine rağmen gidiyorum ve nefes aldığım sürece de gideceğim. Ali’mi hiç yalnız bırakmayacağım. Evlatlarımda büyüdü babaları gibi yiğit oldular. Allah razı olsun annemden, babamdan ve evlatlarımdan. Ali’min rabbim ruhunu şaad eylesin. Şehit Ali Metin’in eşiyim Ali Metin’in eşi olarakta öleceğim.

SEVDA ÖZEN / AVRUPAPRESS

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP