Acısıyla, tatlısıyla, iyisiyle, kötüsüyle bir yılı daha arkamızda bırakıp elveda derken bir sene öncesi tüm yaşanmışlarımızı, hayallerimizi, hatıralarımızı katlayıp bir rafa kaldırıyoruz. Kimilerini hep hatırlamak, anmak, andıkça mutlu olmak; kimilerini ise tamamen silip unutmak istiyoruz. Hiç düşündük mü acaba nasıl bir yıla veda ediyoruz? 2018 yılını bitirip de 2019 yılına merhaba dediğimiz o günlerde nasıl bir beklenti içine girdik? 2019’da neleri yapıp neleri yapmayacaktık. Acaba neler için kendimize sözler verdik? Her yeni gelen yıl yeni bir umut yeni bir beklentidir. Hayatımızın muhasebesini yapmak için daha iyi bir an bulamayız. Geride bıraktığımız ve bir daha yaşanmayacak olan, hatıralarımızı sakladığımız o zaman dilimlerini değerlendirmek için bulunmaz bir fırsattır. Bu yılı nasıl geçirdik, neler yaptık, kendi iç sesimizi dinledik mi hiç? Sağlığımız, huzurumuz ve bize verdiklerinden dolayı mutlu olup şükrettik mi? Sevdiklerimize ne kadar zaman ayırdık? Kaç kez onlara sevgimizi haykırdık? Kaç kere sıcacık içten bir duyguyla onlara sımsıkı sarıldık? Seni seviyorum anneciğim, seni seviyorum babacığım, seni seviyorum oğlum, seni seviyorum kızım demenin hazzını kaç kere kalbimizin derinlerinde hissettik? Yoksa modern dünyanın bize dayattığı o soğuk, o hissiz yaşam tarzına boyun mu eğdik? Büyüklerimizin “nerde o çocukluğumuzdaki günler” ya da “nerde o eski bayramlar” dediği gibi hep geçmişe hasret ve özlemle mi yaşayacağız? Evet, dün tarih oldu ve geçmiş için bir şey yapamayız. Gelecek ise bir muamma, bir bilmece. Gün, bu gündür. Yaşadığımız bu an hediyedir bize, yeniden verilen bir fırsattır. Geçmişin hatalarından ders çıkartıp, her şeyi düzeltebilmek için verilen tazelenmiş bir fırsat. Hayatımıza ve insanlığa güzellikler katabilmek için kara kışın ardından gelen, içimizdeki sevgi, umut tomurcuklarını yeşerten baharlar gibi… Yeni yılda her güne umutla, heyecanla başlayacağım. Sebepsiz tebessüm edeceğim her fırsatta. Ağaçlara, çiçeklere, kuşlara başka bir gözle bakacağım. Gördüğüm her yetimin başını okşayacağım. “Yaradılanı severim, Yaratandan ötürü” diyeceğim tıpkı Yunus gibi. Aldığım her nefes için şükredeceğim. Hayallerimi ertelemeyeceğim, yarına bırakmayacağım. İşte tüm bunları içtenlikle söyleyebiliyorsam ve bunları hayata geçirebiliyorsam gerçekten yeni yıl gelmiştir. Yoksa takvimlerdeki rakamların değişmesi hiçbir şey ifade etmeyecek bizim için. Zamanı durdurmak mümkün değil. Ömür denilen sermaye hızla eriyip tükeniyor. Geriye dönüp de baktığımızda “ah” deyip pişmanlık, nedamet duygularına mı gark olacağız yoksa “oh” deyip gönlümüz ferahlık ve huzur mu bulacak? İşte 2020’nin eşiğinden içeri adımımızı attığımız bu günlerde acıların, felaketlerin, savaşların son bulmasını diliyorum. Tüm insanlık için huzur, barış, sağlık ve mutluluk diliyorum. Eski yılın getirmediği tüm güzellikleri yeni yıl getirsin sizler için. Daha yaşanılabilir bir dünyada sevdiklerimizle bir ömür birlikte olma temenisiyle… YENI YILINIZ KUTLU OLSUN.
Seval Aksan / AVRUPAPRESS
AVRUPA
19 avril 2024AVRUPA
19 avril 2024AVRUPA
19 avril 2024AVRUPA
19 avril 2024AVRUPA
19 avril 2024AVRUPA
19 avril 2024AVRUPA
19 avril 2024